Bu canlıların nefes alıp verme formları bile, başka hayvanlardan hayli farklı. Pekala deniz örümcekleri nasıl nefes alıyor?
Bunu ne şekilde yapıyorlar?
Öncelikle kısaca bu hayvanları tanıyalım.
Deniz örümcekleri ile denizlerde yahut sığ sularda, dünyanın her yerinde karşılaşmak mümkün. Onlar birden fazla örümcek çeşidi üzere kesimli gövdelere ve kitinden yapılmış kollayıcı dış iskeletlere sahip.
Ancak başka örümcek tiplerinden farklı olarak 8 bacaklılar. Bu canlıların kimileri çok küçük ve bacak açıklıkları sırf 1 santimetre. En büyük deniz örümceği cinsleri ise Kuzey ve Güney Kutuplarında ve onların bacak açıklıkları ortalama 70 santimetre.
Deniz örümceklerinin gövdeleri, hayati organlarının birçoklarını içeren çok eklemli, uzun ve kazık gibisi bacaklarına kıyasla hayli küçük.
Ayrıca şaşırtan formda bu canlıların sindirim sistemleri ve cinsel organları, bacaklarının içinde. Bu canlıların kalpleri de öylesine zayıf ki kan deveranı için sindirim sistemlerine güveniyorlar.
Yine bu canlılarla ilgili en şaşırtan gerçeklerden biri de yavruları dünyaya gelene kadar dişilerin değil, erkeklerin taşıması.
Peki deniz örümcekleri nasıl nefes alıyor?
Hepimizin bildiği üzere birçok deniz canlısı ya solungaçları ile ya da akciğerleri sayesinde nefes alıyor. Ama deniz örümceklerinin ne solungaçları ne de akciğerleri var.
Araştırmacılar ise 2018’de yapılan bir çalışmaya nazaran, Dev Antarktika deniz örümceklerinin birkaç çeşidini inceleyerek deniz örümceklerinin vücutlarında oksijeni nasıl taşıdıklarını araştırıyor.
Araştırmalar deniz örümceklerinin bedenlerine oksijeni, kendilerine yapı ve muhafaza sağlayan ve sert dış derileri olan kütiküllerindeki yüzlerce küçük gözenek yoluyla aldığını ortaya çıkarıyor.
Ayrıca Antarktika’daki dev deniz örümceklerini teneffüs odalarına konuyor, ne kadar oksijen emdiklerini ölçülüyor ve bacaklarındaki küçük deliklerden, tüm bedenlerini çalıştıracak kadar oksijen aldıkları görülüyor.
Özetle deniz örümcekleri öbür deniz canlıları üzere akciğerlerinden yahut solungaçlarından nefes almıyor. Onlar, bacaklarındaki gözenekler aracıyla bu süreci yapıyor ve hayatlarına devam ediyorlar.
