Bazen yarım yamalak da olsa rüyanın etkisiyle uyanabiliyoruz. Lakin rüyayı hatırlayamamak, insanı daha çok hudut ediyor.
Peki bu durumdan nasıl kurtulabiliriz?
Rüya biter bitmez aslında o hayalin büyük bir kısmını unutuyoruz.
Bazen rüyalar, kişinin bilinçaltını açmada hayli tesirli. O yüzden kimi düşlerin hatırlanması, sandığımızdan da kıymetli. Lakin ne yazık ki hepimiz düşlerimizi birebir biçimde hatırlayamıyoruz. İşin garip tarafı ise daha “hayalperest” şahıslar hayallerini hatırlıyor.
Hayal kurmaya ve yaratıcı düşünmeye meyilli beşerler, hayallerini daha kolay hatırlayabiliyor. Birtakım hayaller, o an yaşadığımız hislerle bağdaştırılıyor. Beyin, bilinçaltındaki makus ve travmatik hisleri işleyerek onları gece boyunca sembol ve imgelerle dışavuruyor.
Uykuda beynin muhakkak bölgeleri devreye giriyor.
Beynin flip tarafında yer alan temporoparietal kavşak ismi verilen bölge hem duygusal hem de bilişsel bilgilerin işlenmesinde kritik bir rol oynuyor. Birebir vakitte da uyanıklık durumunu denetim edebilme yeteneğine sahip. Yani bu bölgedeki aktiviteler, uykudayken kişiyi daha fazla uyanık hâle getirebilir, bu da düşlerin daha net ve güçlü bir biçimde kodlanmasına yol açar.
Peki rüyalarımızı nasıl daha güzel hatırlayabiliriz?
Yatmadan evvel kendinizi bu hususta motive edin.
Bilinçaltınızı programlamak için uyumadan çabucak evvel “Rüyamı hatırlayacağım” gibi bir niyet belirlemek, beyne bir sinyal göndermede tesirli olabilir. Yanınızda bir not defteri bulundurup hayallerinizi uyandığınızda çabucak yazmak yahut ses kaydı almak bu süreci destekleyecektir.
Yeterli uyku almak ve tertipli uyku saatleri belirlemek de epey değerli, zira düşler çoklukla REM uykusunda, yani uyku döngülerinin makul bir etabında görülüyor. Bu döngüler, yaklaşık 90 dakikada bir gerçekleştiği için bir döngünün sonunda uyanmak rüyayı hatırlama talihinizi artırabilir. Bunun yanında apansız uyanmak da bildiğiniz her şeyi unutturabilir. Ani bir alarm yerine doğal bir halde uyanmayı tercih edebilirsiniz.
İlginizi çekebilir:
