Bazı olaylar vardır ki sırf bir soygunla sonlu kalmayıp insanlığın zekâsını ve açgözlülüğünü ortaya koyar. İşte Lufthansa soygunu da bunlardan biri.
1987 yılında, New York’taki John F. Kennedy Memleketler arası Havaalanı’nda yaşanan olay, hâlâ modern hata tarihinin en çarpıcı olaylarından biri olarak yerini koruyor. Hazırsanız, anlatmaya başlayalım…
Soygunun art planında, organize cürüm dünyasının en ünlü figürlerinden Lucchese ailesinin modülü olan James Burke vardı.
Zekâsı ve acımasızlığıyla tanınan Burke’a, Alman havayolu şirketi Lufthansa’nın kargo terminalinde çalışan birinin bilgi ulaştırmasıyla başladı her şey.
Havalimanının güvenlik prosedürleri, nakit akışı ve bedelli taşların saklandığı yerler konusunda elde edilen bilgiler; soygunun tabanını hazırladı.
Soygunun yaşandığı gece; 6 kişilik, yüzleri maskeli ve silahlı bir grup havaalanına geldi. Çalışanların birçok yemekhanede kelepçelendi ve bir amirin alarmı tetiklemeden kasa kapılarını açması gerekti.
Böylece hiçbir alarm çalmadı ve hiçbir kuşkulu aksiyon göze çarpmadı. Soyguncular, kasalardaki tüm varlığı en fazla 1 saatte çalıp ortalıktan kayboldu.
Unutmayın, 1980’lerden bahsediyoruz… Çalınan ölçü, o periyodun parasıyla 6 milyon doları aşıyordu. Bu, sırf ABD değil, dünya tarihindeki en büyük soygunlardan biri olmuştu.
Bu olayı asıl devleştiren ise yalnızca soygunun büyüklüğü değil, devamında olanlar.
Burke’ün açgözlülüğüyle tanındığını söylemiştik. Mümkün tehditleri ortadan kaldırmak için kendi takımına karşı bir “temizlik” operasyonu yaptı. Soygundan sonraki aylarda, kabahatle ilişkilendirilen şahısların birçoğunun izine rastlanamazken kimilerinin cesetleri bulundu.
FBI ise cürmü açığa çıkarmak için canla başla çalıştı ama hem soyguncuların profesyonelliği hem de Burke’ün iz bırakmama konusunda aldığı tedbirler; araştırmaların önünü kesti.
Soygundaki paraların ise birçoklarına ulaşılamadı. Çalınan mücevherlere ne olduğu bile bilinmiyordu…
Burke’ü soygunla ya da sonraki cinayetlerle ilişkilendiren ispatlar yetersizdi ancak daha sonra başka kabahatlerden karar giydi ve 1996’da hapishanede öldü.
İşte tüm bunlar, Lufthansa soygununu, soygun öyküleri ortasında efsanelerin ortasına soktu.
Lufthansa soygunu, tanınan kültürde de yer aldı.
Martin Scorsese’nin, Burke karakterine dayanan bir figür üzerinden soygunun iç yüzünü anlatan “Goodfellas” sineması, bu olaya dayandırılarak çekilmişti.
Lufthansa soygunu, çağdaş hata tarihindeki efsanevi yerini koruma etmeye devam ediyor. Burke’ün başka sırları, paraların akıbeti ve suça karışan öteki insanlara ne olduğu ise hâlâ bilinmiyor…
